23 Aralık 2015

Ümmiye Koçak

ile Birsen Çevik Akgünlü

Köyde izlenen ilk tiyatrodan ‘Sinemada Avrasyalı Kadın’ ödülüne uzanan yolculuk

2016 yılını karşılamaya hazırlanırken; geleceğe dair planlarımıza enerji katacak, coşkumuzu, umudumuzu kamçılayacak farklı, fantastik ve bir o kadar da sahici bir hikâye paylaşmak istiyorum sizlerle…

Ünü sınırlarımız ötesine taşan oyuncu, yazar ve yönetmen olan köylü bir kadınının hikâyesi!

Ümmiye Koçak; Adana’nın Çelemli köyünde doğan, evlendikten sonra Mersin-Arslanköy’e taşınan, hala tarlalarda çalışarak para kazanan, kazandığı para ile de sanat icra eden oldukça sıra dışı bir kişilik!

  • Arslanköy Kadınlar Tiyatro Topluluğunu kurmuş.
  • 11 tiyatro oyunu yazmış.
  • Yaklaşık 500 kez sahneye çıkmış.
  • Oyunları 30 bin kişi tarafından seyredilmiş.
  • Yün Bebek” filmi ile ‘New York Avrasya Film Festivali‘nde “2013 yılı Sinemada Avrasyalı Kadın” ödülünü kazanmış!..

Kraliçeye basmadan elbise giydiren… Hamlet’i Hamit’e, Horatio’yu Hurşit’e dönüştüren Yaratıcı ve Engel tanımaz Akıl…

Ümmiye Koçak örnek alınacak bir insan, gerçek bir esin ve azim kaynağı…

Verdiği bir röportajda “Kadınların asıl görevinin gelecek kuşağı eğitmek” olduğunu söyleyen ilkokul mezunu, 3 çocuk annesi, aydın bir Türk kadını.

Ailesinde ilkokulu bitiren ilk ve tek kişi. Etkilendiği ilk kitap 8 yaşında okuduğu Gorki’nin Ana adlı eseri. Oldukça ağır bir klasik roman olan Ana’yı anlayabilmek için, içindeki yabancı isimleri yaşadığı köydekilerin adlarına çevirerek okuyan yaratıcı bir çocuk:-)

Aynı yaklaşımla, yıllar sonra Shakespeare’in ”Hamlet’’ini ‘Hamit’ ismiyle sahneye koymuş ve The New Yorker dahil bir çok yerli, yabancı mecrada hakkında yazılar yayınlanmış …

Ümmiye Hanım’ın tiyatro tutkusu, gençliğinde köyde izlediği ilk tiyatro oyunu ile başlıyor. Bu deneyim onun için bir dönüm noktası oluyor. Köy kadınlarının sorunlarını tiyatro yoluyla anlatabileceğine dair hayaller kurmaya başlıyor…

Düşlediklerini gerçekleştirmek için 2001 yılında “Arslanköy Kadınlar Tiyatro Topluluğu“nu kuruyor. Köy kadınlarının dertlerini, kocalarından gördükleri şiddeti, kadının kadına eziyetini, çocuk gelinleri anlatan gerçek hikâyeleri tiyatro oyunlara dönüştürüyor.

İlk başlarda ona deli gözüyle bakanlar, hatta açık açık alay edenler oluyor. Hiç aldırmıyor. Aksine, daha da tutkuyla sarılıyor tiyatroya. Ve, Arslanköy Kadınları Tiyatrosu sınırları aşıyor;

  • The Guardian “Hamlet’in Türkiye’deki feminist yorumu” başlığı ile tanıtıyor!
  • ‘Hamit’ oyunuyla Sırbistan’daki Shakespeare Festivali’ne onur konuğu olarak davet ediliyorlar.
  • ‘Hasret Çiçekleri’ adlı oyunları ile Sabancı Uluslararası Adana Tiyatro Festivali’nde sahne alıyorlar.

İmkansızlıklara inanmayan, ama-fakat-lakin tanımayan, tutkusu ve çalışkanlığı ile hayallerini gerçeğe dönüştüren Ümmiye Koçak; Sabancı Vakfı tarafından Türkiye’nin “Fark Yaratan” insanlarından biri olarak seçiliyor. (Buradan ulaşacağınız keyifli söyleşisini mutlaka izlemenizi öneririm. )

Arslanköy etkisi…

Ümmiye Koçak’ın başarı öyküsünü ilk duyduğumda daha fazlasını öğrenmek için müthiş bir merak duydum… Hikâyesini araştırırken, yaşadığı köyün de kendine özgü birçok özelliği olduğunu fark ettim!

  • Arslanköy, ismini kurtuluş savaşında cesaretleri ile destan yaratan ‘arslan’ yürekli halkından almış bir köy.
  • Türk halk edebiyatımızda büyük yerleri olan Karacaoğlan ve Dadaloğlu gibi halk ozanlarının yaşadığı, yazar Osman Şahin’in doğduğu yer.
  • Tam da Yaşar Kemal’in romanlarında anlattığı gibi, sırtını dayadığı Toroslar gibi dik başlı bir köy.

İlk çok partili seçimlerde seçim sandığını korumak amacıyla erkeklerle beraber direnen, kucaklarında bebekleriyle hapse atılan, “sandığımız namusumuzdur!” diyen kadınların köyü! (Bkz. 1947 Hadisesi)

Şimdi de o kadınların kızları-torunları, tiyatro ve sinema aracılığıyla kadına şiddete karşı çıkıyor, kadın-erkek eşitliği için sesini Türkiye’ye hatta dünyaya duyuruyor…

Tam da Ümmiye Koçak’ın “Yün Bebek” filminin türküsünün sözlerinde dediği gibi:

“Yarınlara umutla bak
Torosları aş Elif’im
Değiştir alın yazını
Haydi yola düş Elif’im
Zorlukları aşa aşa
Aldırma vuran kışa
Gördüğün şu dağa taşa
Hikâyeni yaz Elif’im”

Ama-fakat-lakin dediğimiz her an… Ümmiye Hanım’ı, Arslanköy kadınlarını hatırlayalım…

Bir sonraki yazıya kadar esen kalın,
Birsen Çevik Akgünlü 

23 Aralık 2015

Kaynak: Ümmiye Koçak Web Sitesi