Ofise dönüş bir ‘Serap’ olabilir mi?

Pandeminin bitmesini ve ‘yeni normal=hibrit’ iş yapış şekline kavuşmayı dört gözle bekliyoruz… Beklediğimizin geçmiş deneyimlerimiz üzerinden kurguladığımız bir ‘serap’ olduğunun ve asıl radikal değişimin şimdi başlayacağının farkında mıyız acaba??

McKinsey tarafından yayınlanan aşağıdaki makaleyi okuduğumdan beri bu soruları kendime sorar oldum… 

Altını çizdiğim birkaç cümle: 

• A hybrid model is more complicated than a fully remote one. Be clear that fixing the next operating model will take years and is a separate effort from the near-term return to the office. / Hibrit model, tamamen uzaktan çalıştığımız modelden çok daha karmaşık. Hibrit modelini oturtmanın yıllar alacağını ve kısa vadede ofise dönüşten çok ayrı bir çaba gerektirdiğini idrak etmek gerekiyor.
• Employers are underestimating the disconnect and failing to realize that the finish line is a mirage. It would be nice if employees were jumping for joy at the prospect of a full return to the office. But those are fantasies built on nostalgia. / Yöneticiler eski düzenden kopuşun etkisini hafife alıyor ve bitiş çizgisinin bir serap olduğunu fark etmiyorlar. Çalışanların ofise dönüş beklentisiyle sevinçten zıplamaları güzel olurdu ama bunlar nostalji üzerine kurulmuş fanteziler.
• Embracing a ‘test-and-learn’ culture will entail a real mindset shift for some leaders. The big answers may not emerge for years. / ‘Deneyimle ve öğren’ kültürünü benimsemek, liderler için gerçek bir zihniyet değişimi gerektirecektir. Bazı büyük soruların cevaplarını bulmak zaman alacaktır. 
• Don’t just repeat what the workforce says explicitly, empathize with what they are trying to convey implicitly. / Sadece çalışanların açıkça söylediklerine odaklanmayın. Empati kurarak, dolaylı olarak iletmeye çalıştıkları mesajları da duyun.

Tamamını okumanızı öneririm: https://www.mckinsey.com/business-functions/organization/our-insights/its-time-for-leaders-to-get-real-about-hybrid

Birsen